Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Müzzemmil) 73:20

Doğrusu Rabbin4 bilir ki sen dikelirsin/ayağa kalkarsın gecenin171 üçte ikisinden yakınına; ve yarısında onun (gecenin); ve üçte birinde onun (gecenin); ve bir grup/tayfa (da) seninle birlikte (olan) kimselerden; ve Allah takdir eder/ölçeklendirir geceyi171 ve gündüzü170; bildi ki asla sayamazsınız/kapsayamazsınız onu; öyle ki tevbe33 etti sizlere; öyleyse okuyun/çalışın kolay geleni Kur'an’dan; bildi ki olacak içinizden hastalar; ve başkaları, darp ederler/vururlar (ayakları) yerde/yeryüzünde; aranırlar/bakınırlar fazlından/lütfundan Allah'ın; ve başkaları, katlederler35 Allah yolunda; öyleyse okuyun/çalışın kolay geleni ondan (Kur’an’dan); ve dikin/ayağa kaldırın salâtı5; ve verin zekâtı10; ve borç verin123 Allah'a; güzel bir borç123; ve taktim ettikleriniz/verdikleriniz hayırdan kendi nefsiniz içindir; bulursunuz onu Allah’ın indinde/katında; o (borç) daha hayırlıdır; ve en büyük bir ecirdir/karşılıktır; ve mağfiret/bağışlanma dileyin Allah'tan; doğrusu Allah Gafûr'dur20; Rahîm'dir2.

-4-

4Efendi, komuta eden.

-171-

171Kur'an göre bir gün gündüz ve gece olarak ikiye ayrılır. Güneş'in kendisinin ufuktan tam olarak görünmez olmasıyla gece başlar ve Güneş'in kendisinin ufuktan ilk görünmesiyle sona erer.

-170-

170Kur'an göre bir gün gündüz ve gece olarak ikiye ayrılır. Güneş'in kendisinin ufuktan ilk görünmesiyle gündüz başlar ve Güneş'in kendisinin ufuktan tam olarak görünmez olmasına kadar devam eder.

-33-

33Dönmek, vazgeçmek.

-35-

35Öldürmek, savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek.

-5-

5Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

-10-

10Arınma; her türlü kazançtan toplumun hakkını verme. Kazancın arınması-vergi; kazanç/kâr elde edildiğinde toplumun hakkı olan payın beklemeden topluma geri verilmesi. Oranı kamu otoritesi ihtiyaca göre belirler. Kamunun vergi almadığı kalemlerde kazancın 1/5'i topluma geri döndürülür. 

-123-

123Yüce Allah'ın kendisine yazmış olduğu şeyleri O'nun adına yapmak. Örnek; açlık çeken bir kimseyi Yüce Allah adına doyurmak.   

-20-

20Bağışlayan.

-2-

2Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran.

(Müzzemmil) 73:20

  # 

     Kelime    

    Anlam    

    Arapça    

 Kök 

1

inne

doğrusu

إِنَّ

-

2

rabbeke

Rabbin

رَبَّكَ

ربب

3

yea'lemu

bilir

يَعْلَمُ

علم

4

enneke

ki sen

أَنَّكَ

-

5

tekumu

dikelirsin/ayağa kalkarsın

تَقُومُ

قوم

6

edna

yakınına

أَدْنَىٰ

دنو

7

min

مِنْ

-

8

suluseyi

2/3’ünden

ثُلُثَيِ

ثلث

9

l-leyli

gecenin

اللَّيْلِ

ليل

10

ve nisfehu

ve yarısında onun (gecenin)

وَنِصْفَهُ

نصف

11

ve sulusehu

ve 1/3’ünde onun (gecenin)

وَثُلُثَهُ

ثلث

12

ve taifetun

ve bir grup/tayfa

وَطَائِفَةٌ

طوف

13

mine

مِنَ

-

14

ellezine

kimselerden

الَّذِينَ

-

15

meake

seninle birlikte

مَعَكَ

-

16

vallahu

ve Allah

وَاللَّهُ

-

17

yukaddiru

takdir eder/ölçeklendirir

يُقَدِّرُ

قدر

18

l-leyle

geceyi

اللَّيْلَ

ليل

19

ve nnehara

ve gündüzü

وَالنَّهَارَ

نهر

20

alime

bildi

عَلِمَ

علم

21

en

ki

أَنْ

-

22

len

asla

لَنْ

-

23

tuhsuhu

sayamazsınız/kapsayamazsınızonu

تُحْصُوهُ

حصي

24

fetabe

öyle ki tevbe etti/döndü

فَتَابَ

توب

25

aleykum

sizlere

عَلَيْكُمْ

-

26

fekra'u

öyle ki okuyun/çalışın

فَاقْرَءُوا

قرا

27

ma

مَا

-

28

teyessera

kolay geleni

تَيَسَّرَ

يسر

29

mine

-dan

مِنَ

-

30

l-kurani

Kur'an-

الْقُرْانِ

قرا

31

alime

bildi

عَلِمَ

علم

32

en

ki

أَنْ

-

33

seyekunu

olacak

سَيَكُونُ

كون

34

minkum

içinizden

مِنْكُمْ

-

35

merda

hastalar

مَرْضَىٰ

مرض

36

ve aharune

ve başkaları

وَاخَرُونَ

اخر

37

yedribune

darp ederler/vururlar (ayakları)

يَضْرِبُونَ

ضرب

38

fi

فِي

-

39

l-erdi

yerde/yeryüzünde

الْأَرْضِ

ارض

40

yebtegune

aranırlar/bakınırlar

يَبْتَغُونَ

بغي

41

min

مِنْ

-

42

fedli

fazlından/lütfundan

فَضْلِ

فضل

43

llahi

Allah'ın

اللَّهِ

-

44

ve aharune

ve başkaları

وَاخَرُونَ

اخر

45

yukatilune

katlederler/savaşırlar

يُقَاتِلُونَ

قتل

46

fi

فِي

-

47

sebili

yolunda

سَبِيلِ

سبل

48

llahi

Allah

اللَّهِ

-

49

fekra'u

öyle ki okuyun/çalışın

فَاقْرَءُوا

قرا

50

ma

مَا

-

51

teyessera

kolay geleni

تَيَسَّرَ

يسر

52

minhu

ondan (Kur’an’dan)

مِنْهُ

-

53

ve ekimu

ve dikin/ayağa kaldırın

وَأَقِيمُوا

قوم

54

s-salate

salatı

الصَّلَاةَ

صلو

55

ve atu

ve verin

وَاتُوا

اتي

56

z-zekate

zekâtı

الزَّكَاةَ

زكو

57

ve ekridu

ve borç verin

وَأَقْرِضُوا

قرض

58

llahe

Allah'a

اللَّهَ

-

59

kardan

bir borç

قَرْضًا

قرض

60

hasenen

güzel

حَسَنًا

حسن

61

ve ma

ve

وَمَا

-

62

tukaddimu

taktim ettikleriniz/verdikleriniz

تُقَدِّمُوا

قدم

63

lienfusikum

kendi nefsiniz içindir

لِأَنْفُسِكُمْ

نفس

64

min

-dan

مِنْ

-

65

hayrin

hayır-

خَيْرٍ

خير

66

teciduhu

bulursunuz onu

تَجِدُوهُ

وجد

67

inde

indinde/katında

عِنْدَ

عند

68

llahi

Allah

اللَّهِ

-

69

huve

o (borç)

هُوَ

-

70

hayran

daha hayırlıdır

خَيْرًا

خير

71

ve ea'zeme

ve en büyük

وَأَعْظَمَ

عظم

72

ecran

bir ecirdir/karşılıktır

أَجْرًا

اجر

73

vestegfiru

ve mağfiret/bağışlanma dileyin

وَاسْتَغْفِرُوا

غفر

74

llahe

Allah'tan

اللَّهَ

-

75

inne

doğrusu

إِنَّ

-

76

llahe

Allah

اللَّهَ

-

77

gafurun

gafûrdur/bağışlayandır

غَفُورٌ

غفر

78

rahimun

rahîmdir

رَحِيمٌ

رحم

5493|73|20|إِنَّ رَبَّكَ يَعْلَمُ أَنَّكَ تَقُومُ أَدْنَىٰ مِن ثُلُثَىِ ٱلَّيْلِ وَنِصْفَهُۥ وَثُلُثَهُۥ وَطَآئِفَةٌ مِّنَ ٱلَّذِينَ مَعَكَ وَٱللَّهُ يُقَدِّرُ ٱلَّيْلَ وَٱلنَّهَارَ عَلِمَ أَن لَّن تُحْصُوهُ فَتَابَ عَلَيْكُمْ فَٱقْرَءُوا۟ مَا تَيَسَّرَ مِنَ ٱلْقُرْءَانِ عَلِمَ أَن سَيَكُونُ مِنكُم مَّرْضَىٰ وَءَاخَرُونَ يَضْرِبُونَ فِى ٱلْأَرْضِ يَبْتَغُونَ مِن فَضْلِ ٱللَّهِ وَءَاخَرُونَ يُقَٰتِلُونَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ فَٱقْرَءُوا۟ مَا تَيَسَّرَ مِنْهُ وَأَقِيمُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتُوا۟ ٱلزَّكَوٰةَ وَأَقْرِضُوا۟ ٱللَّهَ قَرْضًا حَسَنًا وَمَا تُقَدِّمُوا۟ لِأَنفُسِكُم مِّنْ خَيْرٍ تَجِدُوهُ عِندَ ٱللَّهِ هُوَ خَيْرًا وَأَعْظَمَ أَجْرًا وَٱسْتَغْفِرُوا۟ ٱللَّهَ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌۢ
20. İnne rabbeke ya’lemu enneke tekûmu ednâ min suluseyil leyli ve nısfehu ve sulusehu ve tâifetun minellezîne meak(meake), vallâhu yukaddirul leyle ven nehâr(nehâre), alime en len tuhsûhu fe tâbe aleykum, fakreû mâ teyessere minel kur’ân(kur’ânî), alime en seyekûnu minkum merdâ ve âharûne yadribûne fîl’ardı yebtegûne min fadlillâhi ve âharûne yukâtilûne fî sebîlillâhi fakreû mâ teyessere minhu ve ekîmus salâte ve âtûz zekâte ve akridullâhe kardan hasenâ(hasenen), ve mâ tukaddimû li enfusikum min hayrin tecidûhu indallâhi huve hayren ve a’zame ecrâ(ecren), vestagfirûllâh(vestağfirûllâhe), innellâhe gafûrun rahîm(rahîmun).