Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

Ve ant olsun aldı Allah bir mîsâk281 İsrailoğullarından; ve gönderdik onlardan on iki lider; ve dedi Allah; doğrusu ben sizinle birlikteyim; eğer diktiniz/ayağa kaldırdınız salâtı5; ve verdiniz zekâtı10; ve iman47 ettiniz resûllerime418; ve desteklediniz onları; ve borç123 verdiniz Allah'a güzel bir borç123; mutlak kâfirlik25 ederim*; ve mutlak sokarım sizleri cennetlere; akar altından onun nehirler; öyle ki kim kâfirlik25 etti bundan sonra sizlerden; öyle ki muhakkak dalalet128 içinde oldu/saptı dümdüz yoldan553.

*Yüce Allah'ın mümin kimselerin bazı günahlarına kâfirlik edeceği yani örtüp gizleyeceği bu ayette bildirilir.

(Mâide) 5:12
(Mâide) 5:12

  # 

     Kelime    

    Anlam    

    Arapça    

 Kök 

1

velekad

ve ant olsun

وَلَقَدْ

-

2

ehaze

aldı

أَخَذَ

اخذ

3

llahu

Allah

اللَّهُ

-

4

misaka

bir misak/sözleşme

مِيثَاقَ

وثق

5

beni

oğullarından

بَنِي

بني

6

israile

İsrail

إِسْرَائِيلَ

-

7

ve beasna

ve gönderdik

وَبَعَثْنَا

بعث

8

minhumu

onlardan

مِنْهُمُ

-

9

sney

iki (on iki)

اثْنَيْ

ثني

10

aşera

on (on iki)

عَشَرَ

عشر

11

nekiben

lider

نَقِيبًا

نقب

12

ve kale

ve dedi

وَقَالَ

قول

13

llahu

Allah

اللَّهُ

-

14

inni

doğrusu ben

إِنِّي

-

15

meakum

sizinle birlikteyim

مَعَكُمْ

-

16

lein

eğer

لَئِنْ

-

17

ekamtumu

diktiniz/ayağa kaldırdınız

أَقَمْتُمُ

قوم

18

s-salate

salatı

الصَّلَاةَ

صلو

19

ve ateytumu

ve verdiniz

وَاتَيْتُمُ

اتي

20

z-zekate

zekâtı

الزَّكَاةَ

زكو

21

ve amentum

ve iman ettiniz

وَامَنْتُمْ

امن

22

birusuli

resullerime/elçilerime

بِرُسُلِي

رسل

23

ve azzertumuhum

ve desteklediniz onları

وَعَزَّرْتُمُوهُمْ

عزر

24

ve ekradtumu

ve borç verdiniz

وَأَقْرَضْتُمُ

قرض

25

llahe

Allah'a

اللَّهَ

-

26

kardan

bir borç

قَرْضًا

قرض

27

hasenen

güzel

حَسَنًا

حسن

28

leukeffiranne

mutlak kâfirlik ederim

لَأُكَفِّرَنَّ

كفر

29

ankum

sizlerden

عَنْكُمْ

-

30

seyyiatikum

günahlarınızı

سَيِّئَاتِكُمْ

سوا

31

veleudhilennekum

ve mutlak sokarım sizleri

وَلَأُدْخِلَنَّكُمْ

دخل

32

cennatin

cennetlere

جَنَّاتٍ

جنن

33

tecri

akar

تَجْرِي

جري

34

min

مِنْ

-

35

tehtiha

altından onun

تَحْتِهَا

تحت

36

l-enharu

nehirler

الْأَنْهَارُ

نهر

37

femen

öyle ki kim

فَمَنْ

-

38

kefera

kâfirlik etti/gerçeği örttü

كَفَرَ

كفر

39

bea'de

sonra

بَعْدَ

بعد

40

zalike

bundan

ذَٰلِكَ

-

41

minkum

sizlerden

مِنْكُمْ

-

42

fekad

öyle ki muhakkak

فَقَدْ

-

43

delle

dalalet içinde oldu/saptı

ضَلَّ

ضلل

44

seva'e

düz

سَوَاءَ

سوي

45

s-sebili

yoldan

السَّبِيلِ

سبل

681|5|12|وَلَقَدْ أَخَذَ ٱللَّهُ مِيثَٰقَ بَنِىٓ إِسْرَٰٓءِيلَ وَبَعَثْنَا مِنْهُمُ ٱثْنَىْ عَشَرَ نَقِيبًا وَقَالَ ٱللَّهُ إِنِّى مَعَكُمْ لَئِنْ أَقَمْتُمُ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتَيْتُمُ ٱلزَّكَوٰةَ وَءَامَنتُم بِرُسُلِى وَعَزَّرْتُمُوهُمْ وَأَقْرَضْتُمُ ٱللَّهَ قَرْضًا حَسَنًا لَّأُكَفِّرَنَّ عَنكُمْ سَيِّـَٔاتِكُمْ وَلَأُدْخِلَنَّكُمْ جَنَّٰتٍ تَجْرِى مِن تَحْتِهَا ٱلْأَنْهَٰرُ فَمَن كَفَرَ بَعْدَ ذَٰلِكَ مِنكُمْ فَقَدْ ضَلَّ سَوَآءَ ٱلسَّبِيلِ
12. Ve lekad ehazallâhu mîsâka benî isrâîl(isrâîle), ve beasnâ minhumusney aşera nakîbâ(nakîben) ve kâlellâhu innî meakum lein ekamtumus salâte ve âteytumuz zekâte ve âmentum bi rusulî ve azzertumûhum ve akradtumullâhe kardan hasenen le ukeffirenne ankum seyyiâtikum ve le udhılennekum cennâtin tecrî min tahtıhel enhâr(enhâru), fe men kefere ba’de zâlike minkum fe kad dalle sevâes sebîl(sebîli).