Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Mü'min) 40:10
Doğrusu kâfirlik25 etmiş kimselere nida* edildi: "Mutlak ki Allah'ın nefreti daha büyüktür kendi nefislerinize201 (olan) nefretinizden; çağrıldığınız zaman imana47; öyle ki kâfirlik25 ediyordunuz."
-25-

25Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.  

-201-

201Benlik, kişilik, öz varlık.

-47-

47Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

*Seslenildi.
null
(Mü'min) 40:10

#

Kelime

Anlam

Arapça

Kök

1

inne

doğrusu

إِنَّ

-

2

ellezine

kimselere

الَّذِينَ

-

3

keferu

kâfirlik etmiş

كَفَرُوا

كفر

4

yunadevne

nida edildi onlara

يُنَادَوْنَ

ندو

5

lemektu

mutlak ki nefreti

لَمَقْتُ

مقت

6

llahi

Allah'ın

اللَّهِ

-

7

ekberu

daha büyüktür

أَكْبَرُ

كبر

8

min

-dan

مِنْ

-

9

mektikum

nefretinizden

مَقْتِكُمْ

مقت

10

enfusekum

kendi nefislerinize

أَنْفُسَكُمْ

نفس

11

iz

zaman

إِذْ

-

12

tud'avne

çağrıldınız

تُدْعَوْنَ

دعو

13

ila

 

إِلَى

-

14

l-imani

imana

الْإِيمَانِ

امن

15

fe tekfurune

öyle ki kâfirlik ettiniz

فَتَكْفُرُونَ

كفر

4141|40|10|إِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ يُنَادَوْنَ لَمَقْتُ ٱللَّهِ أَكْبَرُ مِن مَّقْتِكُمْ أَنفُسَكُمْ إِذْ تُدْعَوْنَ إِلَى ٱلْإِيمَٰنِ فَتَكْفُرُونَ
10. İnnellezîne keferû yunâdevne le maktullâhi ekberu min maktikum enfusekum iz tud’avne ilel îmâni fe tekfurûn(tekfurûne).