Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Nisâ) 4:91
Bulacaksınız başkalarını; isterler ki emin olsunlar sizlere (karşı) ve emin olsunlar kendi kavimlerine (karşı); her bir döndürüldüklerinde fitneye332; geri bırakılırlar/indirilirler* onda; öyle ki eğer asla azletmezler/bırakmazlar sizleri; ve bulunmazlar üzerinize selamet**; ve sınırlamazlar/geri durdurmazlar ellerini***; öyle ki edinin/tutun onları; ve katledin35 onları nerede bulursanız****; ve işte sizlersiniz; yaptık sizlere onlara karşı bir yetki/güç apaçık.
-332-332Ayartarak doğru yoldan saptırmak.-35-

35Öldürmek, savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek.

*Alçaltılırlar.

**Barış.

***4:90 ayetindeki işaret edilen yaptıkları şeyi yani katletmeyi durdurmazlar.

****Savaşı durdurma niyeti olmayan, barışa yanaşma niyeti olmayan bu kimseleri arayıp bulun ve nerede bulursanız katledin.

null
(Nisâ) 4:91

#

Kelime

Anlam

Arapça

Kök

1

setecidune

bulacaksınız

سَتَجِدُونَ

وجد

2

aharine

başkalarını

اخَرِينَ

اخر

3

yuridune

isterler

يُرِيدُونَ

رود

4

en

ki

أَنْ

-

5

ye'menukum

emin olsunlar sizlerden

يَأْمَنُوكُمْ

امن

6

ve ye'menu

ve emin olsunlar 

وَيَأْمَنُوا

امن

7

kavmehum

kendi kavimlerine

قَوْمَهُمْ

قوم

8

kulle

her bir 

كُلَّ

كلل

9

ma

 

مَا

-

10

ruddu

döndürdüklerinde

رُدُّوا

ردد

11

ila

doğru

إِلَى

-

12

l-fitneti

fitneye

الْفِتْنَةِ

فتن

13

urkisu

 geri bırakolırlar/indirilirler

أُرْكِسُوا

ركس

14

fiha

onda

فِيهَا

-

15

fein

öyle ki eğer

فَإِنْ

-

16

lem

asla

لَمْ

-

17

yea'tezilukum

azletmezler sizleri

يَعْتَزِلُوكُمْ

عزل

18

ve yulku

ve bulunmazlar

وَيُلْقُوا

لقي

19

ileykumu

üzerinize

إِلَيْكُمُ

-

20

s-seleme

selamet

السَّلَمَ

سلم

21

ve yekuffu

ve sınırlamazla/geri durdurmazlar

وَيَكُفُّوا

كفف

22

eydiyehum

ellerini

أَيْدِيَهُمْ

يدي

23

fehuzuhum

öyle ki edinin/tutun onları

فَخُذُوهُمْ

اخذ

24

vektuluhum

ve katledin onları

وَاقْتُلُوهُمْ

قتل

25

haysu

nerede

حَيْثُ

حيث

26

sekiftumuhum

bulursanız

ثَقِفْتُمُوهُمْ

ثقف

27

ve ulaikum

ve işte sizler

وَأُولَٰئِكُمْ

-

28

cealna

yaptık

جَعَلْنَا

جعل

29

lekum

sizlere

لَكُمْ

-

30

aleyhim

onlara karşı

عَلَيْهِمْ

-

31

sultanen

bir yetki/güç

سُلْطَانًا

سلط

32

mubinen

apaçık

مُبِينًا

بين

584|4|91|سَتَجِدُونَ ءَاخَرِينَ يُرِيدُونَ أَن يَأْمَنُوكُمْ وَيَأْمَنُوا۟ قَوْمَهُمْ كُلَّ مَا رُدُّوٓا۟ إِلَى ٱلْفِتْنَةِ أُرْكِسُوا۟ فِيهَا فَإِن لَّمْ يَعْتَزِلُوكُمْ وَيُلْقُوٓا۟ إِلَيْكُمُ ٱلسَّلَمَ وَيَكُفُّوٓا۟ أَيْدِيَهُمْ فَخُذُوهُمْ وَٱقْتُلُوهُمْ حَيْثُ ثَقِفْتُمُوهُمْ وَأُو۟لَٰٓئِكُمْ جَعَلْنَا لَكُمْ عَلَيْهِمْ سُلْطَٰنًا مُّبِينًا
91. Se tecidûne âharîne yurîdûne en ye’menûkum ve ye’menû kavmehum. Kullemâ ruddû ilâl fitneti urkisû fîhâ, fe in lem ya’tezilûkum ve yulkû ileykumus seleme ve yekuffû eydiyehum fe huzûhum vaktulûhum haysu sekıftumûhum. Ve ulâikum cealnâ lekum aleyhim sultânen mubînâ(mubînen).