Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Nisâ) 4:89
İstediler (ki) şayet kâfirlik25 ederseniz kâfirlik25 ettikleri gibi; öyle ki olursunuz onlarla aynı seviyeli/farksız; öyle ki edinmeyin/tutmayın onlardan evliya212 ta ki hicret ederler Allah yoluna; öyle ki eğer yüz çevirdilerse* öyle ki edinin/tutun onları ve katledin35 onları nerede bulursanız**; ve edinmeyin/tutmayın onlardan bir veli28 ne de bir yardımcı.
-25-

25Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.  

-212-

212Veli kelimesinin çoğulu. Veliler. Koruyan, himaye eden yakın arkadaşlar. 

-35-

35Savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. Katletmek öldürmek asla değildir. 33:16 ayetinde Yüce Allah bizlere işaretini vermiştir. 33:16 ayetinde "De ki: "Asla menfaat sağlamaz sizlere firar eğer firar etseydiniz ölümden ya da katillikten; ve o zaman metalandırılmazsınız biraz dışında."" buyrulmuştur. Bu ayetten net olarak anlarız ki ölüm ile katillik aynı şey asla değildir. Farklı kavramlar olduğunu Rabbimiz bu iki kelimeyi "ya da", "veya" anlamında olan "evi" ayracıyla ayırarak göstermiştir. Her katletme illa ki ölümle sonuçlanmak zorunda değildir. Ancak ölümle de sonuçlanabilir.

-28-

28Koruyan, himaye eden yakın arkadaş. Çoğulu evliyadır.

*Katletmeye devam ederlerse. Barışa yanaşmazlarsa.

**4:90 ayeti incelendiğinde bu kimselerin müminleri katlettikleri görülmektedir. Anlaşılır ki karşılıklı bir savaş durumu vardır. Müslümanlar bir kurtuluş savaşı vermektedir. Kâfirler, müşrikler ve münâfıklar az sayıda olan müminleri yok etmek için katletmektedir. Yüce Allah savaş durumunda yapılması gerekeni bildirmiştir. Düşman askerleri aranıp bulunacak ve katledilecektir. Bu ayetleri bağlamından cımbız gibi çekerek kopararak "bakın Kur'an kendisine iman etmeyenleri nerede bulursanız katledin emri vermiş" diyenlerin yatacak yeri yoktur. Ayetler açıkça bizlere bir kurtuluş savaşı durumunu işaret etmektedir.    

(Nisâ) 4:89

#

Kelime

Anlam

Arapça

Kök

1

veddu

istediler

وَدُّوا

ودد

2

lev

şayet

لَوْ

-

3

tekfurune

kâfirlik edersiniz

تَكْفُرُونَ

كفر

4

kema

gibi

كَمَا

-

5

keferu

kâfirlik ettikleri

كَفَرُوا

كفر

6

fe tekunune

öyle ki olursunuz onlarla

فَتَكُونُونَ

كون

7

seva'en

aynı seviyeli/farksız

سَوَاءً

سوي

8

fela

öyle i 

فَلَا

-

9

tettehizu

edinmeyin/tutmayın

تَتَّخِذُوا

اخذ

10

minhum

onlardan

مِنْهُمْ

-

11

evliya'e

evliya

أَوْلِيَاءَ

ولي

12

hatta

ta ki

حَتَّىٰ

-

13

yuhaciru

hicret ederler

يُهَاجِرُوا

هجر

14

fi

 

فِي

-

15

sebili

yoluna

سَبِيلِ

سبل

16

llahi

Allah

اللَّهِ

-

17

fein

öyle ki eğer

فَإِنْ

-

18

tevellev

yüz çevirdilerse

تَوَلَّوْا

ولي

19

fehuzuhum

öyle ki edinin/tutun onları

فَخُذُوهُمْ

اخذ

20

vektuluhum

ve katledin

وَاقْتُلُوهُمْ

قتل

21

haysu

nerede

حَيْثُ

حيث

22

vecedtumuhum

bulursanız onları

وَجَدْتُمُوهُمْ

وجد

23

ve la

 

وَلَا

-

24

tettehizu

ve edinmeyin/tutmayın

تَتَّخِذُوا

اخذ

25

minhum

onlardan

مِنْهُمْ

-

26

veliyyen

bir veli

وَلِيًّا

ولي

27

ve la

ne de

وَلَا

-

28

nesiran

bir yardımcı

نَصِيرًا

نصر


582|4|89|وَدُّوا۟ لَوْ تَكْفُرُونَ كَمَا كَفَرُوا۟ فَتَكُونُونَ سَوَآءً فَلَا تَتَّخِذُوا۟ مِنْهُمْ أَوْلِيَآءَ حَتَّىٰ يُهَاجِرُوا۟ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ فَإِن تَوَلَّوْا۟ فَخُذُوهُمْ وَٱقْتُلُوهُمْ حَيْثُ وَجَدتُّمُوهُمْ وَلَا تَتَّخِذُوا۟ مِنْهُمْ وَلِيًّا وَلَا نَصِيرًا
89. Veddû lev tekfurûne kemâ keferû fe tekûnûne sevâen fe lâ tettehızû minhum evliyâe hattâ yuhâcirû fî sebîlillâh(sebîlillâhi). Fe in tevellev fe huzûhum vaktulûhum haysu vecedtumûhum, ve lâ tettehızû minhum veliyyen ve lâ nasîrâ(nasîran).