Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Fâtır) 35:29

Doğrusu kimseler okurlar Allah'ın kitabını; ve ikame572 ettiler salâtı5; ve infak6 ettiler rızıklandırdığımızdan onları; sırlı şekilde/gizlice; ve alenen/bildirerek; umarlar bir ticaret; asla perişan olmaz.

-572-572Ayağa kaldırmak, dikmek, kaldırıp devam ettirmek, ortaya koymak, meydana çıkarmak, ayakta tutmak. -5-

5Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter).

-6-

6Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama.  

(Fâtır) 35:29

  # 

     Kelime    

    Anlam    

    Arapça    

 Kök 

1

inne

doğrusu

إِنَّ

-

2

ellezine

kimseler

الَّذِينَ

-

3

yetlune

okurlar

يَتْلُونَ

تلو

4

kitabe

kitabını

كِتَابَ

كتب

5

llahi

Allah'ın

اللَّهِ

-

6

ve ekamu

ve diktiler/ayağa kaldırdılar

وَأَقَامُوا

قوم

7

s-salate

salatı

الصَّلَاةَ

صلو

8

ve enfeku

ve infak ettiler/harcadılar

وَأَنْفَقُوا

نفق

9

mimma

مِمَّا

-

10

razeknahum

rızıklandırdığımızdan onları

رَزَقْنَاهُمْ

رزق

11

sirran

sırlı şekilde/gizlice

سِرًّا

سرر

12

ve alaniyeten

ve alenen/bildirerek

وَعَلَانِيَةً

علن

13

yercune

umarlar

يَرْجُونَ

رجو

14

ticaraten

bir ticaret

تِجَارَةً

تجر

15

len

asla

لَنْ

-

16

tebura

perişan olmaz

تَبُورَ

بور

3687|35|29|إِنَّ ٱلَّذِينَ يَتْلُونَ كِتَٰبَ ٱللَّهِ وَأَقَامُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ وَأَنفَقُوا۟ مِمَّا رَزَقْنَٰهُمْ سِرًّا وَعَلَانِيَةً يَرْجُونَ تِجَٰرَةً لَّن تَبُورَ
29. İnnellezîne yetlûne kitâballâhi ve ekâmûs salâte ve enfekû mimmâ rezaknâhum sirren ve alâniyeten yercûne ticâreten len tebûr(tebûre).