Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Âl-i İmrân) 3:75
Ve kitap ehlinden135 kimse (ki) eğer emanet edersen ona kantarla/yığınla; getirir/ulaştırır onu sana; ve onlardan kimse (ki) eğer emanet edersen bir dinar; getirmez/ulaştırmaz sana ancak daima/sürekli durursun üzerine onun bir dikilme (-yle); işte bu onların demelerindendir (ki) "yoktur bizlere ümmilerde277* bir yol**"; ve derler Allah'a karşı yalan; ve onlar bilirler (de).
-135-

135Hristiyanlar ve Yahudiler başta olmak üzere Kur'an öncesi kendilerine kitap verilmiş olan topluluklar. 

-277-

277Kutsal kitapları anlayarak okumayan ya da okuyamayan. Günümüzde kendilerini müslüman sanan milyarlarca insan kendi dillerinde okuma yazmaya sahip olsalar da Kur'an'a ümmidirler. Kur'an'ı anlamadan yüzünden okuyanların hepsi ümmidir. Kur'an'ın anladığı dilde tercümesini okuyanlar ümmi sınıfına girmezler.  

*Tevrat ve İncîl'e ümmi olanlar. Yahudiler Yahudi olmayanları 'Goy, Goyim' olarak tanımlamıştır. Akılsız, donuk, aptal, kalpsiz, kaba anlamına gelen aşağılayıcı bir terimdir. 

**Onlarla ortak bir yolumuz olmaz. Allah bizleri onlara karşı yaptıklarımızdan sorumlu tutmaz.

null
(Âl-i İmrân) 3:75

#

Kelime

Anlam

Arapça

Kök

1

ve min

ve 

وَمِنْ

-

2

ehli

ehli

أَهْلِ

اهل

3

l-kitabi

kitaptan

الْكِتَابِ

كتب

4

men

kimse

مَنْ

-

5

in

eğer

إِنْ

-

6

te'menhu

emanet edersen ona

تَأْمَنْهُ

امن

7

bikintarin

kantarla

بِقِنْطَارٍ

قنطر

8

yu'eddihi

getirir/ulaştırır onu

يُؤَدِّهِ

ادي

9

ileyke

sana

إِلَيْكَ

-

10

ve minhum

ve onlardan

وَمِنْهُمْ

-

11

men

kimse

مَنْ

-

12

in

eğer

إِنْ

-

13

te'menhu

emanet edersen

تَأْمَنْهُ

امن

14

bidinarin

bir dinar

بِدِينَارٍ

دنر

15

la

 

لَا

-

16

yu'eddihi

getirmez/ulaştırmaz

يُؤَدِّهِ

ادي

17

ileyke

sana

إِلَيْكَ

-

18

illa

ancak

إِلَّا

-

19

ma

 

مَا

-

20

dumte

daima/sürekli durursun

دُمْتَ

دوم

21

aleyhi

üzerine onun

عَلَيْهِ

-

22

kaimen

bir dikilme (-yle)

قَائِمًا

قوم

23

zalike

işte bu

ذَٰلِكَ

-

24

biennehum

onların

بِأَنَّهُمْ

-

25

kalu

demelerindendir

قَالُوا

قول

26

leyse

yoktur

لَيْسَ

ليس

27

aleyna

bizlere

عَلَيْنَا

-

28

fi

 

فِي

-

29

l-ummiyyine

ümmilerde

الْأُمِّيِّينَ

امم

30

sebilun

bir yol

سَبِيلٌ

سبل

31

ve yekulune

ve derler

وَيَقُولُونَ

قول

32

ala

karşı

عَلَى

-

33

llahi

Allah'a

اللَّهِ

-

34

l-kezibe

yalan

الْكَذِبَ

كذب

35

vehum

ve onlar

وَهُمْ

-

36

yea'lemune

bilirler

يَعْلَمُونَ

علم


368|3|75|وَمِنْ أَهْلِ ٱلْكِتَٰبِ مَنْ إِن تَأْمَنْهُ بِقِنطَارٍ يُؤَدِّهِۦٓ إِلَيْكَ وَمِنْهُم مَّنْ إِن تَأْمَنْهُ بِدِينَارٍ لَّا يُؤَدِّهِۦٓ إِلَيْكَ إِلَّا مَا دُمْتَ عَلَيْهِ قَآئِمًا ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ قَالُوا۟ لَيْسَ عَلَيْنَا فِى ٱلْأُمِّيِّۦنَ سَبِيلٌ وَيَقُولُونَ عَلَى ٱللَّهِ ٱلْكَذِبَ وَهُمْ يَعْلَمُونَ
75. Ve min ehlil kitâbi men in te’menhu bi kıntârin yueddihî ileyk(ileyke), ve minhum men in te’menhu bi dînârin lâ yueddihî ileyke illâ mâ dumte aleyhi kâimâ(kâimen), zâlike bi ennehum kâlû leyse aleynâ fîl ummiyyîne sebîl(sebîlun), ve yekûlûne alâllâhil kezibe ve hum ya’lemûn(ya’lemûne).