Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

Ve cevap verdi onlara Rableri4 ki ben zayi etmem sizlerden erkek ya da dişi yapanın yaptığını; bir kısmınız bir kısımdandır; öyle ki kimseler (ki) hicret ettiler; ve çıkarıldılar diyarlarından; ve eziyet edildiler benim yolumda336; ve katlettiler35; ve katledildiler35; mutlak kâfirlik25 ederim onlardan kötülüklerine; ve mutlak sokarım onları cennetlere (ki) akar altından nehirler; bir sevaptır464 Allah’ın indinden/katından; ve Allah’ın kendi katındadır güzel sevaplar464.
(Âl-i İmrân) 3:195
null
(Âl-i İmrân) 3:195

#

Kelime

Anlam

Arapça

Kök

1

festecabe

ve cevap verdi

فَاسْتَجَابَ

جوب

2

lehum

onlara

لَهُمْ

-

3

rabbuhum

Rableri

رَبُّهُمْ

ربب

4

enni

ki ben

أَنِّي

-

5

la

 

لَا

-

6

udiu

zayi etmem

أُضِيعُ

ضيع

7

amele

yaptığını

عَمَلَ

عمل

8

aamilin

yapanın

عَامِلٍ

عمل

9

minkum

sizlerden

مِنْكُمْ

-

10

min

 

مِنْ

-

11

zekerin

erkek

ذَكَرٍ

ذكر

12

ev

ya da

أَوْ

-

13

unsa

dişi

أُنْثَىٰ

انث

14

bea'dukum

bir kısmınız

بَعْضُكُمْ

بعض

15

min

 

مِنْ

-

16

bea'din

bir kızımdandır

بَعْضٍ

بعض

17

fellezine

öyle ki kimseler

فَالَّذِينَ

-

18

haceru

hicret etti

هَاجَرُوا

هجر

19

ve uhricu

ve çıkarıldılar

وَأُخْرِجُوا

خرج

20

min

 

مِنْ

-

21

diyarihim

diyarlarından

دِيَارِهِمْ

دور

22

ve uzu

ve eziyet edildiler

وَأُوذُوا

اذي

23

fi

 

فِي

-

24

sebili

benim yolumda

سَبِيلِي

سبل

25

ve katelu

ve katlettiler

وَقَاتَلُوا

قتل

26

ve kutilu

ve katledildiler

وَقُتِلُوا

قتل

27

leukeffiranne

mutlak kâfirlik ederim

لَأُكَفِّرَنَّ

كفر

28

anhum

onlardan

عَنْهُمْ

-

29

seyyiatihim

kötülüklerini

سَيِّئَاتِهِمْ

سوا

30

veleudhilennehum

ve mutlak sokarım onları

وَلَأُدْخِلَنَّهُمْ

دخل

31

cennatin

cennetlere

جَنَّاتٍ

جنن

32

tecri

akar

تَجْرِي

جري

33

min

 

مِنْ

-

34

tehtiha

altlarından

تَحْتِهَا

تحت

35

l-enharu

nehirler

الْأَنْهَارُ

نهر

36

sevaben

bir sevap

ثَوَابًا

ثوب

37

min

 

مِنْ

-

38

indi

indinden/katından

عِنْدِ

عند

39

llahi

Allah’ın

اللَّهِ

-

40

vallahu

ve Allah’ın

وَاللَّهُ

-

41

indehu

kendi katındadır

عِنْدَهُ

عند

42

husnu

güzel

حُسْنُ

حسن

43

s-sevabi

sevapların

الثَّوَابِ

ثوب

 

488|3|195|فَٱسْتَجَابَ لَهُمْ رَبُّهُمْ أَنِّى لَآ أُضِيعُ عَمَلَ عَٰمِلٍ مِّنكُم مِّن ذَكَرٍ أَوْ أُنثَىٰ بَعْضُكُم مِّنۢ بَعْضٍ فَٱلَّذِينَ هَاجَرُوا۟ وَأُخْرِجُوا۟ مِن دِيَٰرِهِمْ وَأُوذُوا۟ فِى سَبِيلِى وَقَٰتَلُوا۟ وَقُتِلُوا۟ لَأُكَفِّرَنَّ عَنْهُمْ سَيِّـَٔاتِهِمْ وَلَأُدْخِلَنَّهُمْ جَنَّٰتٍ تَجْرِى مِن تَحْتِهَا ٱلْأَنْهَٰرُ ثَوَابًا مِّنْ عِندِ ٱللَّهِ وَٱللَّهُ عِندَهُۥ حُسْنُ ٱلثَّوَابِ
195. Festecâbe lehum rabbuhum ennî lâ udîu amele âmilin minkum min zekerin ev unsâ, ba’dukum min ba’d(ba’dın), fellezîne hâcerû ve uhricû min diyârihim ve uzû fî sebîlî ve kâtelû ve kutilû le ukeffirenne anhum seyyiâtihim ve le udhılennehum cennâtin tecrî min tahtihâl enhâr(enhâru), sevâben min indillâh(indillâhi) vallâhu indehû husnus sevâb(sevâbi).