Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Âl-i İmrân) 3:13
Muhakkak ki oldu sizlere bir ayet287 karşılaşan iki grupta; bir grup katleder Allah yolunda331; ve diğer (grup) kâfirdir25; göz bakışı (-yla) görürler (kâfirler) onları (Allah yolunda olanları) kendilerinin iki misli; ve Allah destekler/arka çıkar kendi yardımıyla dilediği kimseye; doğrusu bundadır mutlak bir ibret; görüş sahipleri için.
-287-

287Gösterge, işaret, mucize, indikatör.

-331-

331Yüce Allah'ın yolu olan tek tanrıcı/monoteist inanca sahip kimseleri haksız yere katleden kimselere karşı tek tanrıcıların yaptığı, sınırı aşmadan yapılan katletme.

-25-

25Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.  

(Âl-i İmrân) 3:13

#

Kelime

Anlam

Arapça

Kök

1

kad

muhakkak

قَدْ

-

2

kane

oldu

كَانَ

كون

3

lekum

sizlere

لَكُمْ

-

4

ayetun

bir ayet/gösterge

ايَةٌ

ايي

5

fi

 

فِي

-

6

fieteyni

iki grupta

فِئَتَيْنِ

فاي

7

t-tekata

karşılaştı ikisi

الْتَقَتَا

لقي

8

fietun

bir grup

فِئَةٌ

فاي

9

tukatilu

katleder (o grup)

تُقَاتِلُ

قتل

10

fi

 

فِي

-

11

sebili

yolunda

سَبِيلِ

سبل

12

llahi

Allah

اللَّهِ

-

13

ve uhra

ve diğer (grup)

وَأُخْرَىٰ

اخر

14

kafiratun

kâfirdir

كَافِرَةٌ

كفر

15

yeravnehum

görürler (kâfirler) onları

يَرَوْنَهُمْ

راي

16

misleyhim

kendilerinin iki misli

مِثْلَيْهِمْ

مثل

17

ra'ye

bakışı

رَأْيَ

راي

18

l-ayni

göz

الْعَيْنِ

عين

19

vallahu

ve Allah

وَاللَّهُ

-

20

yu'eyyidu

destekler/arka çıkar

يُؤَيِّدُ

ايد

21

binesrihi

yardımıyla O’nun

بِنَصْرِهِ

نصر

22

men

kimseye

مَنْ

-

23

yeşa'u

dilediği

يَشَاءُ

شيا

24

inne

doğrusu

إِنَّ

-

25

fi

 

فِي

-

26

zalike

bundadır

ذَٰلِكَ

-

27

leibraten

mutlak bir ibret

لَعِبْرَةً

عبر

28

liuli

sahipleri için

لِأُولِي

اول

29

l-ebsari

görüşler

الْأَبْصَارِ

بصر


306|3|13|قَدْ كَانَ لَكُمْ ءَايَةٌ فِى فِئَتَيْنِ ٱلْتَقَتَا فِئَةٌ تُقَٰتِلُ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَأُخْرَىٰ كَافِرَةٌ يَرَوْنَهُم مِّثْلَيْهِمْ رَأْىَ ٱلْعَيْنِ وَٱللَّهُ يُؤَيِّدُ بِنَصْرِهِۦ مَن يَشَآءُ إِنَّ فِى ذَٰلِكَ لَعِبْرَةً لِّأُو۟لِى ٱلْأَبْصَٰرِ
13. Kad kâne lekum âyetun fî fieteynil tekatâ fietun tukâtilu fî sebîlillâhi ve uhrâ kâfiratun yeravnehum misleyhim ra’yel ayn(ayni), vallâhu yûeyyidu bi nasrihî men yeşâ’(yeşâu) inne fî zâlike le ibreten li ulîl ebsâr(ebsâri).