Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Ankebût) 29:58

Ve kimseler; iman47 ettiler; ve yaptılar sâlihât18; mutlak yerleştiririz onları cennetten yüksek alanlara; akar altlarından nehirler; ölümsüzler185 orada (cennette); ne muhteşemdir ecri/karşılığı (bunu) yapanların.

-47-

47Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

-18-

18Düzeltici-iyileştirici-barışa yönelik işler.

-185-

185Hâlidûn, ölümsüz, ölmeyen. Cennet evrenleri var olduğu sürece ölmeyen. Cehennem evreni var olduğu sürece ölmeyen. 

null
(Ankebût) 29:58

  #  

     Kelime    

    Anlam    

    Arapça    

 Kök 

1

vellezine

ve kimseler

وَالَّذِينَ

-

2

amenu

iman ettiler

امَنُوا

امن

3

ve amilu

ve yaptılar

وَعَمِلُوا

عمل

4

s-salihati

sâlihât

الصَّالِحَاتِ

صلح

5

lenubevviennehum

mutlak yerleştiririz onları

لَنُبَوِّئَنَّهُمْ

بوا

6

mine

 

مِنَ

-

7

l-cenneti

cennetten

الْجَنَّةِ

جنن

8

gurafen

yüksek odalara

غُرَفًا

غرف

9

tecri

akar

تَجْرِي

جري

10

min

-ndan

مِنْ

-

11

tehtiha

altları-

تَحْتِهَا

تحت

12

l-enharu

nehirler

الْأَنْهَارُ

نهر

13

halidine

ölümsüzler

خَالِدِينَ

خلد

14

fiha

orada (cennette)

فِيهَا

-

15

nia'me

ne muhteşemdir

نِعْمَ

نعم

16

ecru

ecri/karşılığı

أَجْرُ

اجر

17

l-aamiline

(bunu) yapanların

الْعَامِلِينَ

عمل

3396|29|58|وَٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَعَمِلُوا۟ ٱلصَّٰلِحَٰتِ لَنُبَوِّئَنَّهُم مِّنَ ٱلْجَنَّةِ غُرَفًا تَجْرِى مِن تَحْتِهَا ٱلْأَنْهَٰرُ خَٰلِدِينَ فِيهَا نِعْمَ أَجْرُ ٱلْعَٰمِلِينَ
58. Vellezîne âmenû ve amilûs sâlihâti le nubevviennehum minel cenneti gurafan tecrîmin tahtihel enhâru hâlidîne fîhâ, ni’me ecrul âmilîn(âmilîne).