Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Bakara) 2:256
Yoktur ikrâh374 dinde122; muhakkak beyan226 oldu doğruluk sapkınlıktan; öyle ki kim kâfirlik25 eder tâgûta375; ve iman47 eder Allah'a; muhakkak ki kaptı sapasağlam bir kulp; yoktur çatlak ona; ve Allah Semî’dir41; Alîm’dir8.
-374-374Zorlama, bir kişinin yapmak istemediği bir şeyi zorla yaptırma, baskı yaparak yaptırma, kerhen yapmaya neden olmak. -122-

122Bir grup insanın bir ilâhtan veya ilâhlardan (doğa üstü güç veya güçler) gelmiş olduğuna inandığı emir ve yasakların bütünü. Dine tabi olan insanlar inandıkları dinin kuralları ile yaşarlar.

-226-

226Deklere etmek, bildirmek, belli etmek, ifade etmek.

-25-

25Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler.  

-375-

375Taşkınlık, azgınlık, sınır aşmak.

-47-

47Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma.

-41-

41İşiten.

-8-

8Bilen.

null
(Bakara) 2:256

#

Kelime

Anlam

Arapça

Kök

1

la

yoktur

لَا

-

2

ikrahe

ikrah

إِكْرَاهَ

كره

3

fi

 

فِي

-

4

d-dini

dinde

الدِّينِ

دين

5

kad

muhakkak

قَدْ

-

6

tebeyyene

beyan oldu

تَبَيَّنَ

بين

7

r-ruşdu

olgunluk/doğruluk

الرُّشْدُ

رشد

8

mine

 

مِنَ

-

9

l-gayyi

sapkınlıktan

الْغَيِّ

غوي

10

femen

öyle ki kim

فَمَنْ

-

11

yekfur

kâfirlik eder

يَكْفُرْ

كفر

12

bit-taguti

tağuta

بِالطَّاغُوتِ

طغي

13

ve yu'min

ve iman eder

وَيُؤْمِنْ

امن

14

billahi

Allah'a

بِاللَّهِ

-

15

fekadi

muhakkak ki o

فَقَدِ

-

16

stemseke

kaptı

اسْتَمْسَكَ

مسك

17

bil-urveti

bir kulpa

بِالْعُرْوَةِ

عرو

18

l-vuska

sapasağlam

الْوُثْقَىٰ

وثق

19

la

olmaz

لَا

-

20

nfisame

çatlak

انْفِصَامَ

فصم

21

leha

ona

لَهَا

-

22

vallahu

ve Allah

وَاللَّهُ

-

23

semiun

Semî’dir

سَمِيعٌ

سمع

24

alimun

Alîm’dir

عَلِيمٌ

علم

 

263|2|256|لَآ إِكْرَاهَ فِى ٱلدِّينِ قَد تَّبَيَّنَ ٱلرُّشْدُ مِنَ ٱلْغَىِّ فَمَن يَكْفُرْ بِٱلطَّٰغُوتِ وَيُؤْمِنۢ بِٱللَّهِ فَقَدِ ٱسْتَمْسَكَ بِٱلْعُرْوَةِ ٱلْوُثْقَىٰ لَا ٱنفِصَامَ لَهَا وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
256. Lâ ikrâhe fîd dîni kad tebeyyener ruşdu minel gayy(gayyi), fe men yekfur bit tâgûti ve yu’min billâhi fe kadistemseke bil urvetil vuskâ, lenfisâme lehâ, vallâhu semîun alîm(alîmun).