Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Bakara) 2:246
Görmez misin meleyi364 Musa sonrasında îsrailoğullarından197?, dedikleri zaman kendilerinden bir nebiye132; "Görevlendir bizlere bir melik96; katledelim35 Allah yolunda331"; dedi (nebileri): "Olabilir misiniz ki eğer yazılırsa üzerinize katletme35 ki katletmezsiniz35?"; dediler: "ve ne (olmuş) bizlere ki katletmeyiz35 Allah yolunda331; muhakkak ki çıkarıldık365 diyarlarımızdan* ve oğullarımızdan"; öyle ki ne zaman yazıldı üzerlerine katletme35; yüz çevirdiler biraz dışında onlardan; ve Allah bilir zalimleri.
-364-364Toplumun önde gelenleri, yetkinleri. -197-

197İsrâîl Yakûb peygamberin diğer ismidir. İsrâîloğulları da Yakûb oğulları yani Yakûb soyundan gelenler demektir. Yûsuf peygamberin Mısır'da yetkin bir yönetici olmasıyla birlikte 11 kardeşi, babası Yakûb ve annesi Mısır'a girmiştir. Bu girişin Hiksosluların da Mısır'a giriş tarihleri olan MÖ 1900 yıllarında gerçekleşmiş olduğuna yönelik kanıtlar vardır. Yakûb'un soyu 300-400 yıl içinde katlanarak artmıştır. Mısır'da hür bir şekilde yaşayan Yakûb soyu firavunlar tarafından sonradan köleleştirilmiştir. Kendisi de Yakûb soyundan olan Musa peygamberin mücadelesi de aslında köleliğe bir baş kaldırma mücadelesidir (Mısır'dan çıkış: MÖ 1640 yılı). 

-132-

132Kendisine kitap verilen resul/elçi. Her resul/elçi nebi değildir. Her nebi bir resuldür/elçidir.

-96-

96Hükümdar/hünkâr.

-35-

35Öldürmek, savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek.

-331-

331Yüce Allah'ın yolu olan tek tanrıcı/monoteist inanca sahip kimseleri haksız yere katleden kimselere karşı tek tanrıcıların yaptığı, sınırı aşmadan yapılan katletme.

-365-


**Yahudiye.

(Bakara) 2:246

#

Kelime

Anlam

Arapça

Kök

1

elem

 

أَلَمْ

-

2

tera

görmez misin?

تَرَ

راي

3

ila

 

إِلَى

-

4

l-melei

meleye

الْمَلَإِ

ملا

5

min

 

مِنْ

-

6

beni

oğullarından

بَنِي

بني

7

israile

İsrail

إِسْرَائِيلَ

-

8

min

 

مِنْ

-

9

bea'di

sonrasında

بَعْدِ

بعد

10

musa

Musa

مُوسَىٰ

-

11

iz

zaman

إِذْ

-

12

kalu

dediler

قَالُوا

قول

13

linebiyyin

bir nebilerine

لِنَبِيٍّ

نبا

14

lehumu

kendi

لَهُمُ

-

15

b'as

görevlendir

ابْعَثْ

بعث

16

lena

bizlere

لَنَا

-

17

meliken

bir melik

مَلِكًا

ملك

18

nukatil

katledelim

نُقَاتِلْ

قتل

19

fi

-nda

فِي

-

20

sebili

yolu-

سَبِيلِ

سبل

21

llahi

Allah

اللَّهِ

-

22

kale

dedi (nebileri)

قَالَ

قول

23

hel

 

هَلْ

-

24

aseytum

olası mı ki sizler?

عَسَيْتُمْ

عسي

25

in

eğer

إِنْ

-

26

kutibe

yazılırsa

كُتِبَ

كتب

27

aleykumu

üzerinize

عَلَيْكُمُ

-

28

l-kitalu

katletme

الْقِتَالُ

قتل

29

ella

ki

أَلَّا

-

30

tukatilu

katletmezsiniz

تُقَاتِلُوا

قتل

31

kalu

dediler

قَالُوا

قول

32

ve ma

ve ne

وَمَا

-

33

lena

bizlerlere

لَنَا

-

34

ella

ki

أَلَّا

-

35

nukatile

katletmeyiz

نُقَاتِلَ

قتل

36

fi

 

فِي

-

37

sebili

yolunda

سَبِيلِ

سبل

38

llahi

Allah

اللَّهِ

-

39

vekad

muhakkak ki

وَقَدْ

-

40

uhricna

çıkarıldık

أُخْرِجْنَا

خرج

41

min

 

مِنْ

-

42

diyarina

diyarlarımızdan

دِيَارِنَا

دور

43

ve ebnaina

ve oğullarımızdan

وَأَبْنَائِنَا

بني

44

felemma

öyle ki ne zaman

فَلَمَّا

-

45

kutibe

yazıldı

كُتِبَ

كتب

46

aleyhimu

üzerlerine

عَلَيْهِمُ

-

47

l-kitalu

katletme

الْقِتَالُ

قتل

48

tevellev

yüz çevirdiler

تَوَلَّوْا

ولي

49

illa

dışında

إِلَّا

-

50

kalilen

biraz

قَلِيلًا

قلل

51

minhum

onlardan

مِنْهُمْ

-

52

vallahu

ve Allah

وَاللَّهُ

-

53

alimun

bilir

عَلِيمٌ

علم

54

biz-zalimine

zalimleri

بِالظَّالِمِينَ

ظلم

 

253|2|246|أَلَمْ تَرَ إِلَى ٱلْمَلَإِ مِنۢ بَنِىٓ إِسْرَٰٓءِيلَ مِنۢ بَعْدِ مُوسَىٰٓ إِذْ قَالُوا۟ لِنَبِىٍّ لَّهُمُ ٱبْعَثْ لَنَا مَلِكًا نُّقَٰتِلْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ قَالَ هَلْ عَسَيْتُمْ إِن كُتِبَ عَلَيْكُمُ ٱلْقِتَالُ أَلَّا تُقَٰتِلُوا۟ قَالُوا۟ وَمَا لَنَآ أَلَّا نُقَٰتِلَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَقَدْ أُخْرِجْنَا مِن دِيَٰرِنَا وَأَبْنَآئِنَا فَلَمَّا كُتِبَ عَلَيْهِمُ ٱلْقِتَالُ تَوَلَّوْا۟ إِلَّا قَلِيلًا مِّنْهُمْ وَٱللَّهُ عَلِيمٌۢ بِٱلظَّٰلِمِينَ
246. E lem tera ilel melei min benî isrâîle min ba’di mûsâ, iz kâlû li nebiyyin lehumub’as lenâ meliken nukâtil fî sebîlillâh(sebîlillâhi), kâle hel aseytum in kutibe aleykumul kıtâlu ellâ tukâtil(tukâtilû), kâlû ve mâ lenâ ellâ nukâtile fî sebîlillâhi ve kad uhricnâ min diyârinâ ve ebnâinâ fe lemmâ kutibe aleyhimul kıtâlu tevellev illâ kalîlen minhum vallâhu alîmun biz zâlimîn(zâlimîne).