Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Bakara) 2:231
Ve boşadığınız zaman kadınları öyle ki ulaştılar (kadınlar) ecellerine*; öyle ki tutun onları marufla291 ya da salın onları marufla291; ve tutmayın onları bir zarar (vererek) sınırı aşmak için; ve kim yapar bunu muhakkak ki zulmetti nefsine201; ve edinmeyin Allah'ın ayetlerini istihza361; ve zikredin/hatırlayın Allah'ın nimetini sizlere; ve indirdiğini sizlere hikmet303 (içeren) kitaptan**; vaaz653 eder onunla** (kitapla); ve takvalı21 olun Allah'a; ve bilin ki Allah her bir şeyi bilendir.
-291-

291Evrensel kabuller, evrenin işleyişine uygun davranışlar, normlar.

-201-

201Benlik, kişilik, öz varlık.

-361-361Tiye almak, alay etmek.-303-

Hikmet içeren kitap, hikmetli kitap, hikmetli hükümler içeren kitap. Arapça 'vav' 've' bağlacı vurgulama amaçlı da kullanılır. Daha detaylı inceleme aşağıdaki makaleden okunabilir.

Hikmetli kitap, hikmet içeren kitap: Kur'an.

-653-653Öğüt vermek, uyarmak, nasihat etmek, bir fikri aşılamak.-21-

21Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder.

*İddet süresinin sonu.

**Kur'an.

null
(Bakara) 2:231

#

Kelime

Anlam

Arapça

Kök

1

ve iza

ve zaman

وَإِذَا

-

2

tallektumu

boşadığınız

طَلَّقْتُمُ

طلق

3

n-nisa'e

kadınları

النِّسَاءَ

نسو

4

fe belegne

öyle ki ulaştılar (kadınlar)

فَبَلَغْنَ

بلغ

5

ecelehunne

ecellerine ()

أَجَلَهُنَّ

اجل

6

feemsikuhunne

öyle ki tutun onları

فَأَمْسِكُوهُنَّ

مسك

7

bimea'rufin

marufla

بِمَعْرُوفٍ

عرف

8

ev

ya da

أَوْ

-

9

serrihuhunne

salın onları

سَرِّحُوهُنَّ

سرح

10

bimea'rufin

marufla

بِمَعْرُوفٍ

عرف

11

ve la

ve

وَلَا

-

12

tumsikuhunne

tutmayın onları

تُمْسِكُوهُنَّ

مسك

13

diraran

bir zarar

ضِرَارًا

ضرر

14

litea'tedu

sınırı aşmak için

لِتَعْتَدُوا

عدو

15

ve men

ve kim

وَمَنْ

-

16

yef'al

yapar

يَفْعَلْ

فعل

17

zalike

bunu

ذَٰلِكَ

-

18

fekad

muhakkak ki

فَقَدْ

-

19

zeleme

zulmetti

ظَلَمَ

ظلم

20

nefsehu

nefsine

نَفْسَهُ

نفس

21

ve la

ve

وَلَا

-

22

tettehizu

edinmeyin

تَتَّخِذُوا

اخذ

23

ayati

ayetlerini

ايَاتِ

ايي

24

llahi

Allah'ın

اللَّهِ

-

25

huzuven

istihza

هُزُوًا

هزا

26

vezkuru

ve zikredin/hatırlayın

وَاذْكُرُوا

ذكر

27

nia'mete

nimetini

نِعْمَتَ

نعم

28

llahi

Allah'ın

اللَّهِ

-

29

aleykum

sizlere

عَلَيْكُمْ

-

30

ve ma

ve

وَمَا

-

31

enzele

indirdiğini

أَنْزَلَ

نزل

32

aleykum

sizlere

عَلَيْكُمْ

-

33

mine

-tan

مِنَ

-

34

l-kitabi

kitaptan

الْكِتَابِ

كتب

35

velhikmeti

ve hikmetli

وَالْحِكْمَةِ

حكم

36

yeizukum

vaaz eder

يَعِظُكُمْ

وعظ

37

bihi

onunla (kitapla)

بِهِ

-

38

vetteku

ve takvalı olun

وَاتَّقُوا

وقي

39

llahe

Allah'a

اللَّهَ

-

40

vea'lemu

ve bilin

وَاعْلَمُوا

علم

41

enne

ki

أَنَّ

-

42

llahe

Allah

اللَّهَ

-

43

bikulli

her

بِكُلِّ

كلل

44

şey'in

bir şeyi

شَيْءٍ

شيا

45

alimun

bilendir

عَلِيمٌ

علم

 


238|2|231|وَإِذَا طَلَّقْتُمُ ٱلنِّسَآءَ فَبَلَغْنَ أَجَلَهُنَّ فَأَمْسِكُوهُنَّ بِمَعْرُوفٍ أَوْ سَرِّحُوهُنَّ بِمَعْرُوفٍ وَلَا تُمْسِكُوهُنَّ ضِرَارًا لِّتَعْتَدُوا۟ وَمَن يَفْعَلْ ذَٰلِكَ فَقَدْ ظَلَمَ نَفْسَهُۥ وَلَا تَتَّخِذُوٓا۟ ءَايَٰتِ ٱللَّهِ هُزُوًا وَٱذْكُرُوا۟ نِعْمَتَ ٱللَّهِ عَلَيْكُمْ وَمَآ أَنزَلَ عَلَيْكُم مِّنَ ٱلْكِتَٰبِ وَٱلْحِكْمَةِ يَعِظُكُم بِهِۦ وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ وَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّ ٱللَّهَ بِكُلِّ شَىْءٍ عَلِيمٌ
231. Ve izâ tallaktumun nisâe fe belagne ecelehunne fe emsikûhunne bi ma’rûfin ev serrihûhunne bi ma’rûf(ma’rûfin), ve lâ tumsikûhunne dırâran li ta’tedû, ve men yef’al zâlike fe kad zaleme nefseh(nefsehu), ve lâ tettehızû âyâtillâhi huzuvâ(huzuven), vezkurû ni’metallâhi aleykum ve mâ enzele aleykum minel kitâbi vel hikmeti yeızukum bih(bihî), vettekûllâhe va’lemû ennallâhe bi kulli şey’in alîm(alîmun).