Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

(Bakara) 2:22

Ki yaptı sizlere yeri/yeryüzünü bir döşek/yatak181; ve göğü180* bir bina; ve indirdi gökten180* bir su179; öyle ki çıkardı onunla (suyla) meyvelerden; bir rızık sizlere; öyleyse yapmayın Allah'a eşler/denkler; ve sizler bilirsiniz (de bunu).

-181-

181Güneş sistemimiz 4,6 milyar yıl önce oluşurken Dünya gezegenimiz çok sıcak ufak kaya parçalarının bir araya gelmesiyle büyüdü. Çapı arttıkça orantısal olarak yüzey alanı da genişledi ve yayıldı. Yüzey alanı o kadar genişledi ki aslında bir küre olmasına rağmen üzerinde yaşayanların eğimi fark edemeyecekleri bir hal aldı. Kısacası düzmüş gibi oldu. Üzerinden muhteşem bir hayat barındıran düz bir döşek, düz bir yatak gibi oldu.

-180-

180Kur’an’a göre gök kavramı başımızı göğe çevirip baktığımızda gördüğümüz veya göremediğimiz her şeyi kapsar. Tekil olarak; Dünya atmosferi, diğer gezegenlerin atmosferi, galaksimiz içindeki bir nebula/bulutsu ya da evrenin kendisi işaret edilmiş olabilir. Gök kavramı ayetin işareti üzerinden okunmalıdır. 

-179-

179Evrenimizdeki ilk su molekülleri (H2O) Tarık (Nötron) yıldızlarını oluşturan Süpernova patlamalarında yaratıldı. Dünya gezegeninin ilk oluşum evresi olan Hadean döneminde yeryüzünde su yoktu. Bol miktarda donmuş su içeren Jüpiter bölgesi asteroidlerinin yeryüzüne çarpmasıyla Dünya gezegenimiz suya kavuştu. Dünyamızın suyu gökten yani uzaydan inmiştir. Rabbimiz ayrıca bu suyu yağmurlarla yine gökten yere indirmektedir.


* Evren ve Dünya atmosferi.

(Bakara) 2:22

  # 

     Kelime    

    Anlam    

    Arapça    

 Kök 

1

ellezi

ki

الَّذِي

-

2

ceale

yaptı

جَعَلَ

جعل

3

lekumu

sizlere

لَكُمُ

-

4

l-erde

yeri/yeryüzünü

الْأَرْضَ

ارض

5

firaşen

bir döşek/yatak

فِرَاشًا

فرش

6

ve ssemae

ve göğü

وَالسَّمَاءَ

سمو

7

bina'en

bir bina

بِنَاءً

بني

8

ve enzele

ve indirdi

وَأَنْزَلَ

نزل

9

mine

-ten

مِنَ

-

10

s-semai

gök

السَّمَاءِ

سمو

11

maen

bir su

مَاءً

موه

12

feehrace

öyle ki çıkardı

فَأَخْرَجَ

خرج

13

bihi

onunla (suyla)

بِهِ

-

14

mine

مِنَ

-

15

s-semerati

meyvelerden

الثَّمَرَاتِ

ثمر

16

rizkan

bir rızık

رِزْقًا

رزق

17

lekum

sizlere

لَكُمْ

-

18

fela

öyleyse

فَلَا

-

19

tec'alu

yapmayın

تَجْعَلُوا

جعل

20

lillahi

Allah'a

لِلَّهِ

-

21

endaden

eşler/denkler

أَنْدَادًا

ندد

22

veentum

ve sizler

وَأَنْتُمْ

-

23

tea'lemune

bilirsiniz

تَعْلَمُونَ

علم

29|2|22|ٱلَّذِى جَعَلَ لَكُمُ ٱلْأَرْضَ فِرَٰشًا وَٱلسَّمَآءَ بِنَآءً وَأَنزَلَ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مَآءً فَأَخْرَجَ بِهِۦ مِنَ ٱلثَّمَرَٰتِ رِزْقًا لَّكُمْ فَلَا تَجْعَلُوا۟ لِلَّهِ أَندَادًا وَأَنتُمْ تَعْلَمُونَ
22. Ellezî ceale lekumul arda firâşen ves semâe binââ(binâen), ve enzele mines semâi mâen fe ahrece bihî mines semarâti rızkan lekum, fe lâ tec’alû lillâhi endâden ve entum ta’lemûn(tâ’lemune).