Şerefli Kur'an'ın Türkçe Meali; Prof. Dr. İbrahim Esinler'in teviliyle...

Öyle ki, değildi güç yetirenler ki aşarlar onu; ve değildi güç yetirenler ona; bir delişe.

(Kehf) 18:97

Dökme demirlerle destekli seddi Yacuc ve Macuc kavimleri geçemiyor, delemiyor:

Anlaşılır ki setler gerçekten çok sağlam ve etkili yapılmıştır. Yacuc ve Macuc kavimleri bu iki seddi aşmaya ya da delmeye güç yetirememişlerdir.

(Kehf) 18:97

  # 

     Kelime    

    Anlam    

    Arapça    

 Kök 

1

fema

öyle ki değildi

فَمَا

-

2

stau

güç yetirenler

اسْطَاعُوا

طوع

3

en

ki

أَنْ

-

4

yezheruhu

aşarlar onu

يَظْهَرُوهُ

ظهر

5

ve ma

ve değildi

وَمَا

-

6

stetau

güç yetirenler

اسْتَطَاعُوا

طوع

7

lehu

ona

لَهُ

-

8

nekben

bir delişe.

نَقْبًا

نقب

2235|18|97|فَمَا ٱسْطَٰعُوٓا۟ أَن يَظْهَرُوهُ وَمَا ٱسْتَطَٰعُوا۟ لَهُۥ نَقْبًا
97. Femestâû en yazherûhu ve mestetâû lehu nakbâ(nakben).